Gerede

Nüfus
44.093
Yüz Ölçümü
1.255
Belediye Sayisi
1
Köy Sayisi
92
Kaymakam
Mustafa Nazmi Sezgin
Belediye Baskani
Ömer Baygin

 

 

Genel Bilgi

Batı Karadeniz bölgesinde Bolu’nun doğusunda 1255 km2 yüzölçümü ile yer alır.Güney doğuda Kızılcahamam ve Çamlıdere ile, kuzey doğuda Çerkeş ve Eskipazar, Güney batıda Dörtdivan, Kuzeyde Mengen, batıda Yeniçağa ilçeleriyle çevrilmiştir. İç anadolu Bölgesi’nin Batı Karadeniz’e geçit verdiği bir konumda ortalama 1300 metre yükseklikte dalgalı bir arazi şeklinde etrafı ormanlarla kaplı dağlarla çevrili sert iklimli bol yağışlı bir ova şeklindedir. Kuzeydeki dağlık alanın 1600-1800 metre yüksekliklerinde düz şeritler halinde Gerede yaylaları yer almaktadır. Yurdumuzun arazi yapısı iyice oturmayan deprem kuşağı içinde bulunan Gerede ile ilgili deprem bilgisi İlk çağda tarihi Bitinya şehrini yok eden büyük deprem ve 1944 yılında olan Gerede depremi olarak bilinmektedir. Gerede Bizans İmparatorluğu zamanında İstanbul Patrikhanesine bağlı bir psikoposluk merkeziydi. Orta çağda müslüman Türk’lerin eline geçmeden önce şehir merkezinin Keçi Kalesi diye bilinen yerde Bizans Hakimiyetinde olduğu bilinmektedir. Müslüman Türklerin eline geçtikten sonra bugünkü yerinde bir uç beyliği şeklinde yeniden kurularak Oğuz Türkleri ile iskan edilmiştir.(1197)Günümüzde Kayı ön adlı köyleri hala varlıklarını devam ettirmektedirler.(Kayı,Kayıkiraz,Kayısopran,Salur,Afşar,Kösreli) Uç beyliği döneminde yarı bağımsız bir şekilde,Büyük Selçuklular,Anadolu Selçukluları, İlhanlılar’a bağlı olarak,Osmanlılar’a geçmeden önce de bir müddet müstakil beylik olarak yaşadı. I.Alaaddin Keykubat(1219-1237) zamanında Gerede Anadolu Selçıklu Devletini meydana getiren 21 eyaletten biri idi.

Asar Kale, Keçi kalesi kalintilari, Kiliseli Han diye bilinen tarihi tüccar hani, Yukari Tekke Camii, Asagi Tekke Camii Türbesi, Yildirim Beyazit Camii, Esentepe'deki Ramazan Dede Türbeleri, gezilip görülebilecek tarihi eserler ve yerlerdir. Sehrin kuzeyinde Esentepe, Arkut Daglarinda yaylalar baslica mesirelik alanlardir. Özellikle Gerede Yaylalari yayla turizmine çok uygundur. Esentepe bölgesinde kissporlari ve kayak yapmak mümkündür. Ayrica yaz aylarinda çim kayagi yapma imkani vardir. Ilçede el sanatlari, bakircilik, deri imalati, kemercilik, demircilik, marangoz isleri önemli çalisma alanlaridir.
Her yil Temmuz ayi içinde Esentepe'de geleneksel "Esentepe Yagli Güresleri" yapilir.

 

 

Tarih

“Gerede” adinin ilkçaglarda kullanilan “Kratia”dan türedigi bilinmektedir.Tarih içersinde FLAVIOPOLIS, GEREDIA, KRATYA, GERDIBOLI, GERDÜPEBOLI, GERDEPEBOLI, GERDELE, GEREDE isimleri ile söylenmistir.Kurulusu ilk çagda Anadolu'da medeniyet kurmus BITINYALILAR devrine dayanir.Sirasiyla Bitinyalilar, Frigyalilar, Lidyalilar, Iranlilar, Makedonyalilar, Romalilar ve Bizanslilar idaresinde varligini devam ettirmistir. Roma imparatoru 1.Theodosisus(Büyük) Bithynia ve Paphlagonia'nin bir bölümünü ele geçirdiginde burada “Honorias Eyaleti” ni kurdugunda Flaviopolis Honorias'in önemli kentlerinden biri oldu. Bizans Imparatorlugu zamaninda Istanbul Patrikhanesine bagli bir psikoposluk merkezidir.Orta çagda müslüman Türk'lerin eline geçmeden önce sehir merkezinin Keçi Kalesi diye bilinen yerde Bizans Hakimiyetinde oldugu bilinmektedir. Müslüman Türklerin eline geçtikten sonra bugünkü yerinde bir uç beyligi seklinde yeniden kurularak Oguz Türkleri ile iskan edilmistir.(1197)Günümüzde Kayi ön adli köyleri hala varliklarini devam ettirmektedirler.(Kayi,Kayikiraz,Kayisopran,Salur,Afsar,Kösreli,.....) Uç beyligi döneminde yari bagimsiz bir sekilde,Büyük Selçuklular,Anadolu Selçuklulari,Ilhanlilar'a bagli olarak,Osmanlilar'a geçmeden önce de bir müddet müstakil beylik olarak yasadi. I.Alaaddin Keykubat(1219-1237) zamaninda Gerede Anadolu Selçiklu Devletini meydana getiren 21 eyaletten biri idi.Yildirim Beyazit Kastamonu'ya ilerlerken Gerede'yi Osmanli topraklarina katti(1395).O devirde Yildirim Beyazit tarafindan Gerede'ye bir cami,bir hamam ve iki medrese yaptirilmistir.Köprülüler devrinde de 2 Kervansarayin varligi bilinmektedir. 1692 yilinda Gerede,Bolu Sancagina bagli subasilik haline getirildi.1812 yilinda 19 kazanin birlestirilmesiyle Bolu-Safranbolu birleserek mutasarriflik kurulmus ve Gerede bu yönetim içinde kaza merkezi olarak yer almistir.1864 yilindan 1870 yilina kadar nahiyelik dönemi yasadi.1870 yilinda Bolu Sancagina bagli kurulan 5 kazadan biri de Gerede'dir.Nahiyeleri de Mengen ve Çaga'dir (Kastamonu Salnamesi,Devlet salnamesi). Ibn-i Batuta Seyahatnamesinde Gerede'yi söyle anlatir:”Burasi bir yayla eteginde güzel ve büyük bir sehirdir.Çarsi ve caddeleri genistir.Dünyanin en soguk yerlerinden biridir.Ayri ayri mahallelere bölünmüs olup,her mahalle halki kendi aralarinda yasar,öteki mahallelerle bir yakinlik kurmaya çalismaz.” Evliya Çelebi XVII.y.y.da Gerede'den geçmis ve Seyahatnamesinde Gerede'yi söyle anlatmistir.“Gerede, Bolu sancagi hakinde subasiliktir.150 akçelik kazadur.Yeniçeri serdari vardir.Sehir bir vasi ova içinde olup 100 adet tahta ve kiremit örtülü tarzi kaim hanesi vardir.9 mahallesi,10 mihrabi var. Çarsi içindeki cami güzeldir.3 tekke,1 hamam,3 han,200 dükkan,7 kahvehanesi vardir.Cümle esnafindan ziyade debbag ve biçakçisi vardir.Gerede göni ve sathiyani meshurdur.Abu havasi latif yayla yerdir.Ahalisi gayet tendürüttür. Halki ekseriya softa ve talebedir. Sogugu pek çoktur.Efvah-i nasta soguk anilsa;Erzurum sogugu beni Geredede bulun demis,deyu darbumesel söylerler.Halki zinde,mücessem,seci Türk taifesidir.4 çevresi,cenubu Kenkiri sehrine varincaya kadar mamur nahiyelerdir.40-50 bin Etrak taifesi vardir.” 1810 yilinda Morier isimli bir seyyah Gerede'ye ugramis ve “Iran'a, Ermenistan'a, Anadolu'ya ve Istanbul'a Seyahat” eserinde sunlari yazmistir: ”Gerede büyük bir sehirdir, girisinde fazla miktarda deri fabrikalari (tabakhane)görülüyor.Dükkanlar ve pazarlar iyi görünüslü Türklerle dolu.” Milli Mücadele yillarinda 13 Nisan 1920 de Düzce'de baslayan ayaklanma 21 Nisanda da Gerede'ye siçramis,Ankara Hükümetinin Bolu Mebusu Sükrü Bey ve Hüsrev Beylerin müfrezelerinden olusan iyi niyet kurulu Gerede yolunda ayaklanan köylülerce yakalanarak Bolu ve Düzce'ye götürülmüstür.Bunun üzerine bölgeye gönderilen Rafet Bey 31 Mayis ta Gerede isyanini bastirmistir*. Not*:Gerede'nin isyana katilmasi ile ilgili genis bilgi Rahmi Apak'in 1990 Türk Tarih Kurumu Basimevi “Istiklal Savasinda Garp Cephesi Nasil Kuruldu”eserinden elde edilebilir. “Atatürk Kültür,Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayinlari XXIV.Dizi-Sa.16” Gerede 1923 yilinda vilayet olan Bolu'nun Düzce Mudurnu,Göynük ile birlikte 4 kazasindan biri haline gelmistir. Ankara'dan Kizilcahamam yolu ile Istanbul'a hareket eden Atatürk çam ormanlari arasindan geçen yol üzerinden 17 Temmuz 1936'da (Bolu 1998 yilliginda 1934 olarak geçmektedir) saat 12.00 sularinda Gerede'ye ulasmisti. Bolu valisi Ali Riza Bey yaninda bir heyetle birlikte Gazi'yi il sinirinda karsilamis,Gerede girisinde yollara halilar serilmis halk sabahin erken saatlerinden itibaren bekliyordu. Mesire yeri olan Ramazan Dede'de hazirliklar yapilmis ve yemekler hazirlanmisti.Atatürk beraberindeki heyetle birlikte dogruca Ramazan Dedeye geldi ve sehir esrafiyla birlikte ögle yemegi yedi.Din adamlari ile sohbet eden Atatürk Gerede'den neseli bir sekilde Bolu'ya hareket etti.Bu ara çam agaçlarinin altinda esen rüzgarla serinlemis oldugundan buranin adinin “Esentepe” olmasinin daha uygun olacagini da öylemisti. Atatürk'ün bu sözleri halk ve yöneticiler tarafindan benimsenmis ve o günden beri bölge “ Esentepe” olarak anilmaya baslamistir.

 

Cografi

Yeri

Bati Karadeniz bölgesinde Bolu'nun dogusunda 1255 km2 yüzölçümü ile yer alir.Güney doguda Kizilcahamam ve Çamlidere ile, kuzey doguda Çerkes ve Eskipazar, Güney batida Dörtdivan, Kuzeyde Mengen, batida Yeniçaga ilçeleriyle çevrilmistir.

Yeryüzü Sekilleri

Iç anadolu Bölgesi'nin Bati Karadeniz'e geçit verdigi bir konumda ortalama 1300 metre yükseklikte dalgali bir arazi seklinde etrafi ormanlarla kapli daglarla çevrili sert iklimli bol yagisli bir ova seklindedir. Kuzeydeki daglik alanin 1600-1800 metre yüksekliklerinde düz seritler halinde Gerede yaylalari yer almaktadir. Yurdumuzun arazi yapisi iyice oturmayan deprem kusagi içinde bulunan Gerede ile ilgili deprem bilgisi Ilk çagda tarihi Bitinya sehrini yok eden büyük deprem ve 1944 yilinda olan Gerede depremi olarak bilinmektedir.

Akarsulari

Gerede havzasinda Ulusu, Markusa, Yenecik çayi, Kösreli deresi önemli akarsulardir. Ulusu, güneybatidaki Köroglu daglarindan inip yan kollarla ve sehrin içinden geçen Dayioglu deresiyle birleserek Gerede'de Gerede Çayi adini alir. Bolu sinirlari disinda Karabük'te Filyos Nehri'ne birlesir.

Gölleri

Bolu çikisinda Gerede Gölü, Karabük çikisinda on besinci kilometrede Kuru Göl ve Keçi Gölü yer alir.

Iklim

Bati Karadeniz iklim kusagi içersinde kislar soguk ve bol yagisli, yazlar serindir. Havasi, suyu temiz çevre kirliliginin olmadigi bol günesli bir atmosferi vardir.

Bitki Örtüsü

Kuzey ve güneydeki daglar çam, köknar kayin, mese, kavak gibi orman agaçlariyla kaplidir. Dogu-bati seridinde ise yer yer bodur agaçlar mera ve otlaklar görülür. Sehir içinde bol miktarda bulunan meyve bahçeleri imarlasma nedeniyle günümüzde kaybolmakta birlikte sehir ve çevresinde genelde yesil bir bitki örtüsü hakimdir.

 

Ekonomi

Geçmiste Gerede ipek yolu tüccarlarinin konaklama yeri olmustur. Ipek yolunun önemini yitirmesiyle kapali ekonomi faaliyeti içinde, halkin kendi ürettikleriyle yasadigi bir haldeyken, Ankara Istanbul ve Dogu Karadeniz kara yollarinin faaliyete geçmesiyle ekonomik hayatta da canlanma baslamistir. Son yillarda köylerden sehire olan göç yeni is yerlerinin açilmasi konut yapiminin artmasi ulasim araçlarinin artmasi etkisini göstermis, yeni çalisma alanlarina ihtiyaç duyulur olmustur.

Sanayi-ticaret

Ilçemizde Gerkonsan, deri imalat sanayii ve oto bakim onarim sanayii tesisleri önemli sanayi kuruluslari olarak görülmektedir. Bunlarin yaninda oto sanayi sitesinin bir bölümünde faaliyet gösteren marangozlar mobilya imalatini gelistirmeye baslamislardir. Zaruri ihtiyaç maddeleri sehir esnafi tarafindan ve Cumartesi günleri kurulan pazara gelen çevre esnaflari tarafindan karsilanmaktadir

Is ve Çalisma Hayati

Özellikler ve baslica çalisma sahalari.Topraga bagligin yaninda geçim kaynaklari dar ve sinirli olmakla beraber, son yillarda bilhassa ilçe merkezinde Geredeliler ekonomik yatirimlara yönelmislerdir. Çalisma sahasi;tarim ,hayvancilik,orman isçiligi,küçük ticarethaneler. Köylerde üretilen yag,yogurt,peynir,tavuk,hindi,kaz gibi kümes hayvanlari,küçük ve büyük bas besi hayvanlari,tarim ürünlerinin çogu ilçe sakinlerince tüketilir.lçe merkezinde ticari hayat demircilik,bakircilik,ayakkabicilik,marangozluk, dericilik,kuyumculuk oto tamirciligi, nakliyecilik dallarinda yogunlasir. Bazi köylerde kemik tarakçilik yapilir. Erkek nüfusun bir bölümü insaat mevsimlarinde duvarci, yagli boyaci, insaat kalipçiligi,soguk demirci ve marangoz olarak çevre sehirlere çalismaya gitmektedir. Çok sayida yurt disinda çalisan vardir.Özel veya kamu sektörü tarafindan isletilen toplu is yerleri yaygin olmadigindan çalisanlarin büyük bir çogunlugu küçük esnaf seklinde çalismaktadir. Is ve çalisma hayatinda egitim henüz istenilen seviyede olmamakla beraber Çiraklik Egitimi Merkezi ve Endüstri Meslek lisesinin varligi ile son yillarda teknolojik gelismeye uygun çalisma içine girilmesi hedeflenmistir. Yörenin çevresindeki (Ankara,Izmit,Karabük)büyük sanayi merkezlerine yakinligi disariya göçe etkendir. Ilçede önemli tesis Ankara çikisinda D100 karayolu yaninda bulunan Gerkonsan Çelik Kontrüksiyon ve Teknolojik Teçhizat fabrikasidir. Deri imalathaneleri sehrin kurulusundan beri çalisan en eski isyerleridir.Su anda Istanbul'dan sonra ikinci büyük ham deri isleme fabrikalari halinde çalisan bu sektör gelecege yönelik organize sanayi olma yolunda önemli adimlar katetmis durumdadir.Bu haliyle Gerede'nin en önemli is sahalarindandir.Yaklasik 120 isyerinde 450 esnaf tarafindan üretilen deriler Istanbul, Ankara, Izmir, Gaziantep, Konya, Bursa gibi büyük merkezlerden gelen tüccarlar tarafindan alinmaktadir.

 

Panayir

Ilçemizde önemli ticari faaliyetlerden birisi de yilda iki defa olarak Eylül ayinda kurulan ve Türkiye'de sayili büyük panayirlardan birisi olan Gerede Hayvan ve Emtia Panayiridir. Bu panayirlara yurdumuzun hemen her tarafindan satici ve alicilar gelmekte her türlü yiyecek, içecek, giyim, mefrusat, mutfak malzemesi, canli binek ve besi hayvanlari ticareti yapilmaktadir. Panayirin geleneksellesmis yiyecekleri içinde kizartilmis kaz, tavuk, ördek gibi kümes hayvanlari, sekerciler tarafindan satilan ve çok eski yillardan beri panayirin simgesi olma özelligini devam ettiren Sak Sak helvasi (sert cevizli helva) ve köfter (cevizli üzüm veya duttan, sucuk seklinde yapilmis tatli) bu günlerde kilolarca tüketilen yiyeceklerdendir. Sebze pazarinda sebze, meyve, tursuluk, konservelik sebzeler, kavun karpuz kamyonlar dolusu satilmaktadir. Yine yöre halki tarafindan üretilen yayik tereyagi, yogurt, peynir en fazla ticareti yapilan yiyeceklerdendir.

 

Menü'ye geri dön